Çocuğa Bakacak Kimse Yok Tazminat Alabilir Miyim?

Çocuğa Bakacak Kimse Yok Tazminat Alabilir Miyim?

Çocuğa bakacak kimse yok işçi tazminat alabilir miyim sorusunun cevabı birkaç ihtimale göre değişmektedir. Şöyle ki, eğer işyerinde 150’den fazla sayıda kadın işçi çalışıyorsa kanun gereği işverenin işçilerin 0-6 yaş arası çocukları için kreş kurması zorunludur. İşçi bu durumda bu kreş imkanından yararlanabilir. Eğer işyerindeki kadın işçi sayısı 150’den az ise, işçi, işverene kısmi süreli çalışma teklifinde bulunabilir.

Kural olarak, işverenin kısmi süreli çalışma teklifini kabul etme yükümlülüğü bulunmamaktadır. Ancak eğer işçinin haklı bir gerekçesi varsa ve işveren kısmi süreli çalışma teklifini haksız şekilde reddetmişse bu durumda işçi iş sözleşmesini haklı olarak feshederek tazminatını talep edebilir. İşverenin tazminat ödemesini kabul etmemesi halinde, işçinin tazminatını alabilmesi için iş mahkemesinde dava yoluna başvurması gerekmektedir.

Çocuğuna bakacak kimsesi olmayan işçinin iş sözleşmesini haklı olarak feshetmesi hem kadın hem erkek işçi için mümkündür. Ancak eşinin çalışmıyor olması nedeniyle, bir erkek işçinin çocuğa bakacak kişi olarak kısmi süreli çalışma talebi mahkeme tarafından haklı bulunmayabilir. Fakat eşi çalışmasa da örneğin evde engelli çocuğu olan bir işçinin başka bir çocuğu daha olduysa bu durumda kısmi çalışma talebi haklı olarak değerlendirilebilir. Bu sebeple ‘haklı sebep’ her durumda ayrıca değerlendirilmelidir.

Doğum Sonrası Kısmi Süreli Çalışma Hakkı

4857 sayılı İş Kanunu ve 6663 sayılı Kanun’da yapılan düzenlemeler, ebeveynlere doğum sonrasında kısmi süreli çalışma hakkı tanımaktadır. Doğumdan sonra anneler, 8 haftası doğum öncesi, 8 haftası doğum sonras olmak üzere toplam 16 hafta analık iznine sahiptirler.

Bu süreyi izleyen 60 ila 360 gün arasındaki doğum sonrası ücretsiz izin ve isteğe bağlı olarak en fazla 6 ay daha ücretsiz izin kullanma hakkı vardır. Kısmi süreli çalışma talebi, doğum sonrası kullanılan izinlerin tamamlanmasının ardından gündeme gelmektedir.

İşçi, kısmi çalışmaya geçmeyi istediğinde yasal izinlerini eksiksiz kullanmış olmalı ve talebini yazılı olarak işverene iletmelidir. Kısmi süreli çalışma talebinde bulunmak için herhangi bir yasal süre şartı bulunmasa da, işyerinde gerekli düzenlemelerin sağlıklı şekilde yapılabilmesi adına başvurunun genellikle en az bir ay öncesinden yapılması tavsiye edilir.

Bu hak hem anne hem de baba için tanınmışsa da aynı anda yalnızca bir ebeveyn bu haktan yararlanabilir. Evlat edinen çalışanlar da çocuğun kendilerine fiilen teslim edildiği tarihten itibaren kısmi çalışma hakkına sahip olurlar. Böylece doğum sonrası ebeveynlerin çocuğun gelişimiyle daha yakından ilgilenmesine olanak tanımaktadır.

Kısmi Süreli Çalışmanın Süresi ve Ücreti

Kısmi süreli çalışmada haftalık çalışma süresi, tam zamanlı çalışmanın en fazla üçte ikisi kadar olabilir ve haftalık 30 saati aşamaz. Haftalık 45 saatlik tam zamanlı çalışma süresinin uygulandığı bir işyerinde, kısmi süreli çalışma kapsamında haftalık çalışma süresi en fazla 30 saat olabilir.

Başka bir ifadeyle, kısmi çalışmaya geçince işçinin ücreti de çalıştığı süreye orantılı olarak azalır. Aynı şekilde, yıllık izin, hafta tatili ve benzeri sosyal haklar da çalışılan süreye göre hesaplanır. Ancak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 55/j maddesi uyarınca, kısmi çalışmada geçirilen süreler yıllık izin kıdemine dahil edilir. Bu nedenle kısmi çalışma döneminde yıllık izin hakkı bakımından kayıp yaşanmaz

Kısmi Çalışma Talebinin Şartları ve Başvuru Süreci

Doğum sonrası kısmi süreli çalışma talebinde bulunabilmek için bazı yasal şartların yerine getirilmiş olması zorunludur. Öncelikle işçi, yasal analık izinlerini ve ücretsiz izin haklarını kullanmış olmalıdır. Daha sonra işçi, kısmi çalışma talebini yazılı olarak işverene sunmalıdır.

Hukuki uyuşmazlıklarda ispat aracı olarak kabul edildiğinden, taleplerin yazılı şekilde sunulması büyük önem arz eder. Şöyle ki, işverenin talebi reddetmesi durumunda haklı fesih için bu dilekçe delil olacaktır. İşveren talebi geçerli bir neden sunmaksızın reddederse, bu durum işçi açısından haklı fesih nedeni oluşturur ve işçi kıdem tazminatı talep edebilir.

Başvurunun yapılış şekline ilişkin bazı uygulama kuralları vardır. İşçi, kısmi çalışma talebini mümkünse bir ay önceden yapmalıdır. Talep yazılı olarak yapılmazsa veya talep edilmeden doğrudan işten ayrılınırsa, bu durum kıdem tazminatı talebini oldukça zorlaştırır. Ayrıca talebin sözlü olarak yapılması durumunda ispatı zor olacağından her aşamanın yazılı olarak belgelendirilmesi doğru olandır.

İşveren talebi kabul ettiğinde aynı şekilde yazılı onay vermelidir. Ancak işveren talebi yazılı olarak reddederse ya da makul süre içinde hiç cevap vermezse, bu durumda işçi iş sözleşmesini haklı olarak feshedebilir. Haklı nedenle fesihte noterden ihtar çekilmesi zorunlu olmayıp feshi iradesinin işverene yazılı olarak iletilmiş olması yeterlidir.

Çocuğuma Bakacak Kimsem Yok, Kısmi Çalışma Talebim Reddedilirse Ne Olur?

İş Kanunu’nda kısmi süreli çalışma hakkı tanındığından, işçinin şartları sağlaması durumunda bu haktan faydalanması mümkündür. Ancak işveren talebi geçerli bir neden sunmadan reddederse, çocuğuna bakacak kimsesi olmayan işçi iş sözleşmesini haklı olarak feshederek kıdem tazminatına hak kazanır.

Bu hakkın doğabilmesi için işçinin öncelikle kısmi süreli çalışma talebinde bulunması ve talebin hukuka aykırı şekilde reddedilmesi gerekir. Talep edilmemiş ya da yasal koşulları yerine getirilmemiş bir kısmi çalışma hakkı nedeniyle doğrudan istifa eden işçi kıdem tazminatı talep edemez.

Kısmi Çalışma Başvurusu ve Haklı Fesih Sürecinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Haklı fesih yoluyla kıdem tazminatı talep etmek isteyen çalışanlar, süreci doğru yürütmezlerse hak kaybına uğrayabilir. İşte dikkat edilmesi gereken bazı noktalar:

1-Yasal İzinlerin Eksiksiz Kullanılması: Annenin analık izni, babanın babalık izni ve ilgili ücretsiz izinlerin tamamı kullanılmadan kısmi çalışma talebinde bulunulmamalıdır.

2-Yazılı Başvuru Zorunluluğu: Kısmi çalışma talebinin ileride doğabilecek hukuki uyuşmazlıklarda delil teşkil edebilmesi adına yazılı olarak yapılması büyük önem taşır.

3-Bir Yıl Çalışma Şartı: Kıdem tazminatı alabilmek için işyerinde en az bir yıl kıdem şartı aranır. Bu süreden daha az çalışan işçi haklı fesih yapsa bile kıdem tazminatına hak kazanamaz.

4-Tekrar Tam Zamanlı Çalışmaya Dönüş: Kısmi çalışmadan tam zamanlı çalışmaya dönen işçi, daha sonra yeniden kısmi çalışma talep edemez. Bu nedenle bu kararın iyi düşünülmesi gerekmektedir.

5-Sigorta Primleri: Kısmi çalışmaya geçildiğinde sigorta primleri ve ücret çalışılan süre üzerinden yatırılır. Bu nedenle ileride emeklilik hesabını etkileyebilecek prim gün eksiklikleri oluşabilir. İşçinin bu durumun farkında olması ve buna göre plan yapması gerekir.

İşyerinde Kreş Açma Zorunluluğu ve Çocuk Bakım Hakkı

Çocuğa bakacak kimsenin bulunmaması durumunda gündeme gelen bir diğer önemli konu da işyerinde kreş (yurt) açma zorunluluğudur. ‘Gebe veya Emziren Kadınların Çalıştırılma Şartlarıyla Emzirme Odaları ve Çocuk Bakım Yurtlarına Dair Yönetmelik’in 13. ve 15. maddelerine göre, 100 ila 150 arasında kadın çalışanı olan işyerlerinde işveren, bir yaşından küçük çocukların bırakılması ve emziren kadın işçilerin çocuklarını emzirmeleri için işyerine en fazla 250 metre uzaklıkta emzirme odası kurmak zorundadır.

Kadın çalışan sayısı 150’yi aşan işyerlerinde, 0–6 yaş arası çocukların bakımı ve gözetimi için işverenin, işyerine yakın ve çalışma alanından ayrı bir kreş (yurt) kurması yasal bir zorunluluktur. Eğer işyerinin kreşi 250 metreden uzak bir yerdeyse, işveren taşıt sağlamakla yükümlüdür. İşverenler bu yükümlülüklerini başka işverenlerle ortak kreş açarak veya kamu tarafından yetkilendirilmiş yurtlarla anlaşma yaparak da yerine getirebilir.

İşyerinde Kreş Olmadığı İçin Haklı İstifa (Fesih) ve Kıdem Tazminatı

Kreş açma yükümlülüğünü ihlal eden işveren karşısında, kadın çalışanlar iş sözleşmelerini haklı sebeple feshederek kıdem tazminatına hak kazanabilirler. Yönetmelik hükümleri uyarınca 150’den çok kadın çalışanı olan işyerlerinde 0–6 yaş arası çocukların bakımı için kreş kurulmasının zorunlu olduğu ve bu yükümlülüğü yerine getirmeyen işverenin karşısında kadın işçinin iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebileceği belirtilmektedir.

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2015/5175 Esas, 2016/19971 Karar sayılı kararında, kreş açma yükümlülüğünü yerine getirmeyen işverenin uyguladığı çalışma koşullarının İş Kanunu’nun 24/II-(f) bendindeki “çalışma şartlarının uygulanmaması” hükmünü ihlal ettiği ve kadın işçinin haklı fesih hakkı olduğu kabul edilmiştir.

Bu karara göre, işyerinde kreş olmaması ve yönetmelikte öngörülen yasal yükümlülüğün yerine getirilmemesi durumunda kadın işçi, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmaktadır. Haklı fesihten önce işçinin dikkat etmesi ve izlemesi gereken süreçler vardır. Davacı işçi doğumdan sonra işe başlamadan önce işverene ihtarname göndererek kreş açılması gerektiğini ve aksi halde iş sözleşmesini feshedeceğini bildirmiştir.

İşveren, gönderilen ihtarnameyi istifa beyanı olarak değerlendirerek işçiyi işe başlatmama yoluna gitmiştir. Mahkeme ise işverenin kreş açma yükümlülüğünü yerine getirmediğini ve işçinin feshinin haklı olduğunu belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ödenmesine karar vermiştir. Bu örnek, kreş yokluğu nedeniyle haklı fesih sürecinde yazılı başvuruların ve ihtarname gönderilmesinin önemini ortaya koymaktadır.

Çocuğa Bakacak Kimse Olmaması Sebebiyle Kıdem Tazminatı Alabilmek İçin Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar

İşçinin çalışma süresi boyunca verdiği emeğe karşılık olarak, belirli koşullarda iş sözleşmesinin sona ermesi halinde ödenen kıdem tazminatı, iş hukukunun temel güvencelerinden biridir. Bir çalışanın kıdem tazminatı alabilmesi için genel olarak şu şartlar aranır:

  • İşçinin en az bir yıllık kıdemi olmalıdır: İşçinin kıdem tazminatına hak kazanabilmesi için, işveren nezdindeki hizmet süresinin en az bir yıl olması şarttır.
  • İş sözleşmesi işçi tarafından haklı feshedilmiş ya da işveren tarafından haksız fesheilmiş olmalıdır: İşçinin kıdem tazminatı alabilmesi için, iş sözleşmesinin işverenin haksız feshiyle ya da işçinin haklı nedenle feshiyle sona ermiş olması şarttır.
  • Kısmi süreli çalışma talebi yazılı olmalıdır: Evet, kısmi süreli çalışma talebi mutlaka yazılı yapılmalı ve saklanmalıdır

  • İşveren talebi reddederse ne yapmalıyım? İşverenin talebi kabul etmemesi durumunda, işçinin durumu yazılı delillerle belgeleyip yazılı olarak iş sözleşmesini feshetmesi ve ardından haklı fesih sürecine geçmesi gerekmektedir.

  • Eşlerden sadece biri mi kısmi çalışma yapabilir? Evet, aynı anda yalnızca bir ebeveyn bu haktan yararlanabilir
  • Kısmi çalışmaya geçince maaşım azalır mı? Evet, çalışma süresi azaldığı için ücret de orantılı olarak azalacaktır.

Sonuç

Çocuğa bakacak kimse bulunmaması durumunda, çalışanların kıdem tazminatı alma haklarının olup olmadığı konusunda net bir yasal çerçeve vardır. Doğum sonrası kısmi süreli çalışma hakkı, ebeveynlere çocuk bakımını üstlenirken istihdamlarını sürdürme imkânı vermekte ve işverenlerin bu talebi haksız yere reddetmesi durumunda işçilere haklı fesih hakkı tanımaktadır.

Aynı şekilde kreş açma yükümlülüğü bulunan işverenler, yasal görevlerini yerine getirmezlerse kadın işçilerin haklı istifa (fesih) yoluyla işten ayrılıp kıdem ve ihbar tazminatı almaları mümkündür.

Uygulamada karşılaşılan en büyük sorun, çalışanların haklarını ve başvuru yollarını bilmemesi nedeniyle haklı fesih sürecinde hatalar yapmalarıdır. Kısmi çalışma talebi yapılmadan istifa edilmesi veya başvurunun yazılı olarak yapılmaması, tazminat hakkının kaybedilmesine yol açabilir.

Kreş açma yükümlülüğü açısından da işçiler, işyerinde çalışan kadın sayısını ve işverenin yasal zorunluluğunu kontrol etmeli; kreş talebinin yazılı olarak iletilmesi ve işverenin cevabına göre haklı fesih değerlendirmesi yapılmalıdır.

Yargıtay’ın kreş olmayan işyerlerinde haklı fesih ve tazminat ödenmesi yönündeki kararları bu konuda güçlü emsal teşkil etmektedir. Ancak mahkemelerin farklı yargı çevrelerinde verdiği kararlar farklılık gösterebildiğinden, profesyonel hukuk desteği almak hak kaybını önleyecektir.

Sonuç olarak, “Çocuğa bakacak kimse yoksa tazminat alabilir miyim?” sorusunun yanıtı genellikle evet olsa da bu hak birtakım şartların varlığı halinde kullanılabilir. Bu kapsamda işçi, kısmi çalışma veya kreş talebinde bulunarak yasal haklarını kullanmalı, talepleri haksız şekilde reddedildiğinde haklı fesih yoluyla kıdem tazminatı talep etmelidir.

İşveren tarafından haklı feshe karşın ödeme yapılmıyorsa bu durumda iş hukuku konusunda uzman bir avukat ile iş mahkemesinde dava açılması gerekmektedir.

Çocuğa bakma için işten ayrılma dilekçesi için istifa dilekçesi örneği makalemize göz atabilirsiniz.

Sık Sorulan Sorular (Çocuğa Bakacak Kimse Yok Tazminat Alabilir Miyim?)

1. Doğum sonrası kısmi süreli çalışma hakkı nedir ve kimler yararlanabilir?
Kısmi süreli çalışma, doğumdan sonra ebeveynlerin tam zamanlı çalışma yerine haftalık çalışma süresinin en fazla üçte ikisi kadar (genelde 30 saati aşmayacak şekilde) çalışmasına imkân tanıyan bir haktır. 4857 sayılı İş Kanunu’na göre anne veya baba bu haktan yararlanabilir. Ancak aynı anda yalnızca biri kullanabilir. Evlat edinen kişiler de bu haktan yararlanabilir.

2. Kısmi çalışma talebimi nasıl yapmalıyım, işveren reddederse ne olur?
Bu talep doğum sonrası analık ve ücretsiz izinler tamamlandıktan sonra yazılı olarak yapılmalıdır. İşveren geçerli bir sebep sunmadan talebi reddederse bu durum haklı fesih nedeni sayılır. İşçi, iş sözleşmesini feshederek kıdem tazminatını talep edebilir.

3. Kreş açma yükümlülüğü hangi işyerleri için geçerlidir?
‘Gebe veya Emziren Kadınların Çalıştırılma Şartlarıyla Emzirme Odaları ve Çocuk Bakım Yurtlarına Dair Yönetmelik’e göre 150’den fazla kadın çalışanı olan işyerleri, 0–6 yaş arası çocukların bakımı için kreş kurmak veya yetkili bir kreşle anlaşmak zorundadır. 100–150 arası kadın çalışanı olan işyerlerinde ise emzirme odası kurulması yasal zorunluluktur.

4. İşyerinde kreş yoksa hangi haklarım var?
Kreş açma yükümlülüğünü yerine getirmeyen işveren karşısında kadın işçi yazılı olarak bu yükümlülüğün yerine getirilmesini talep edebilir. İşveren talebi karşılamazsa, işçi haklı nedenle fesih hakkını kullanarak işten ayrılabilir. Bu durumda kıdem ve ihbar tazminatını, ödenmemiş diğer işçilik alacaklarını talep edebilir ve işsizlik ödeneğinden yararlanabilir.

5. Kıdem tazminatı almak için en az kaç yıl çalışmış olmam gerekiyor?
Kıdem tazminatı hakkının doğması için çalışan, aynı işverene bağlı işyerinde en az bir yıl çalışmış olmalıdır. Bir yıldan az çalışma süresi olan işçiler haklı fesih yapsalar dahi kıdem tazminatı alamazlar.

6. Kısmi çalışma hakkını kullanırsam maaş ve sigorta primlerim nasıl etkilenir?
Kısmi süreli çalışma döneminde ücret, çalışılan süreye göre orantılı olarak ödenir. Dolayısıyla tam zamanlı çalışmaya göre ücret düşer. Sigorta primleri de çalışılan saat üzerinden yatırıldığı için prim gün sayısı azalır ve bu durum emeklilik hesabında dikkate alınır. Başka bir ifadeyle daha geç emekli olunur.

Bu yazıyı faydalı bulduysan paylaş !